Reklam sektörüne yeni bir kreatif ajans adım attı. İstanbul’da kurulan ve ismini eski Türkçede “hızlı okumak” anlamına gelen HEZZ kelimesinden alan ajans, çizgi üstü ve çizgi altı reklamcılık, prodüksiyon, reklam, sosyal medya yönetimi ve dijital pazarlama hizmetleri ana başlıkları altında hizmet sunacak. Ajansın kurucuları Mehmet Çağlar ve Ahmet Çağlar olurken, Çağlar kardeşlere göre HEZZ, “Biz markanızı hızlı okur, markanızın ihtiyaçlarına uygun, hızlı ve doğru çözümler üretiriz” mottosuyla hareket edecek.
Ajansın kurucularından Mehmet Çağlar, HEZZ’de Yönetici Kreatif Direktörlük görevini üstlenmeden evvel, 15 yılı aşkın bir süre boyunca, Türkiye’nin önemli ajanslarında sanat yönetmenliği ve ekip liderliği yaptı. Değişik sektörlerden onlarca markaya yaratıcı çözümler üretti. Ajans Başkanı Ahmet Çağlar ise B2B pazarlama ve satış konularında tecrübeye sahip bir isim. Farklı iştiraklerde de aktif olarak görev alan Ahmet Çağlar, aynı zamanda HEZZ’in Büyümeden ve Gelişimden Sorumlu Yöneticisi olarak görev yapacak.
Çağlar kardeşlerden Mehmet Çağlar, HEZZ’in farkını şu şekilde açıklıyor; “Sektörümüz oldukça rekabetçi bir ortama sahip. Bu rekabetçi ortamda müşterilerine karşı sorumluluklarından feragat etmeyen ve çözüm odaklı olabilen ajanslar kazanmakta. Bizce doğru bir imaj, etkili bir iletişim yaratmak için, ajans ile hizmet verdiği marka arasında çözüm odaklı ortak bir dil oluşturulmasıysa zorunluluk. Ajansların salt üretim için kullandıkları zamanın bir kısmını her şeyden evvel markalarını tanımaya ve dinamiklerini anlamaya ayırmaları gerekiyor. Aksi takdirde marka ile ajans arasında gelişecek sağlıklı bir iletişimden bahsedemeyiz. Biz işte tam da bu bağlamda, hem yaratıcı işler üretmekte hem de müşteri memnuniyeti konusunda iyi bir denge yakaladığımızı düşünüyoruz. Yaptığımız işe heyecan duyabileceğimiz açılardan bakmak olmazsa olmazımız. Amacımız yardımlaşmanın mentorlukla kesiştiği, sektörde zekâsı ve duruşuyla takip edilip, örnek alınan butik bir tam hizmet reklam ajansı olmak.”
Ahmet Çağlar ise kardeşinin bıraktığı yerden şöyle devam ediyor; “Müşterilerimizin gerçekleri ve ihtiyaçları ekseninde, iletişim eksikliklerini olabildiğince kısa sürelerde gidermek yaptığımız işin temeli. Ancak bir işi hızlı yapmak ile hakkıyla yapmak arasında belirgin bir fark olduğu aşikâr. Bu hemen her konuda böyle. Biz ajans olarak ikincisinden yanayız. Müşterimizi ya da ekibi mutsuz edecek bir iş çıkarmaktansa çalışmamızı zamana yaymayı, optimum sürede doğru ve etkin çözümler üretmeyi tercih ediyoruz. Hız ihtiyacın tabiatında var tabii fakat ondan evvel doğru olmaya önem veriyoruz. Yeni müşterilerimize de bunu anlatmaya çalışıyoruz. Doğru hizmeti verebilmemiz için doğru soruyu sorabilmemiz ve ardından da doğru cevabı bulabilmemiz gerekiyor. O nedenle de ekibimizin yaptığı işten keyif alması ve ürettiği fikirlere inanması ve bunu hayata geçirebilecek zamana sahip olması çok önemli. Yani siz çalışanınıza, bu zamanı vermeyip, mutlu edemezseniz, haliyle de yeteneği barındıramaz, müşterilerinize de kaliteli bir yaratıcı hizmet veremezsiniz. Bizim ekipçe farkımızda bu, zamanı lezzetli kullanmayı iyi biliyoruz.”